Çanakkale’nin Ayvacık ilçesindeki 7 bin yıllık Assos Ören Yeri’nde devam eden kazı çalışmalarında Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait yapılar, gün yüzüne çıkarılıyor. Kazı Başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan, “Kentin doğusunda bulunan ve bizim agora olarak adlandırdığımız alanda büyük bir yapımız var. Bunun bir nymphaeum, çeşme olduğunu düşünüyoruz. Bu alanda çalışmalarımız devam ediyor. Bunun yanında han olarak adlandırabileceğimiz, Bizans Dönemi’ne ait bir başka yapı batı kapısının hemen gerisinde bulunmakta. Burada da bu yapının her yıl bir odasını açarak, işlevinin nasıl olduğu ve kullanım şekli hakkında bilgiler elde etmekteyiz” dedi.
Aristoteles başta olmak üzere Platon’un öğrencilerinin faaliyette bulunduğu, Yunan şehir devletinin en güzel modelleri arasında gösterilen 7 bin yıllık Assos Ören Yeri‘ndeki kazılar, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Nurettin Arslan başkanlığında, yurt içi ve yurt dışından gelen toplam 25 kişilik ekiple sürdürülüyor. Assos’ta bu yıl devam eden kazı çalışmalarında Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerinde insanların gündelik yaşantısına ışık tutacak yapılar, gün yüzüne çıkarılıyor.
AKROPOLİSTEKİ SURLARIN TARİHİ ARAŞTIRILIYOR
Kültür ve Turizm Bakanlığı başta olmak üzere İÇDAŞ’ın ana sponsorluğunda devam kazı çalışmaları hakkında bilgi veren Kazı Başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan, “Bu yıl kentin farklı noktalarında kazı çalışmalarımız ve onarımlar devam edecek. Kentin doğusunda bulunan ve bizim agora olarak adlandırdığımız alanda büyük bir yapımız var. Bunun bir nymphaeum, çeşme olduğunu düşünüyoruz. Bu alanda çalışmalarımız devam ediyor. Bunun yanında han olarak adlandırabileceğimiz, Bizans Dönemi’ne ait bir başka yapı batı kapısının hemen gerisinde bulunmakta. Burada da bu yapının her yıl bir odasını açarak, işlevinin nasıl olduğu ve kullanım şekli hakkında bilgiler elde etmekteyiz. Akropolisteki surların tarihi konusunda araştırmalarımız devam ediyor. Bunların tarihlerini belirlemek için bu alanda da bazı sondajlarımız devam ediyor” dedi.
“ÇALIŞTIĞIMIZ HER ALAN, FARKLI BİR DÖNEME AİT”
‘Büyük yapı’ olarak isimlendirilen ve içinde Helenistik Dönem’e ait mozaiklerin yer aldığı yapıda çalışacaklarına dikkati çeken Prof. Dr. Arslan, “Daha sonrasında ‘gymnasion’ dediğimiz bir eğitim kurumunda kazılara devam edeceğiz. Aslında Assos’ta çalıştığımız her alan, farklı bir döneme ait. Örneğin çeşme yapısı, nymphaeum, Roma Dönemi’ne ait. O dönemde belki de kamusal alanlar içinde halkın en çok önem verdiği, çünkü su ihtiyacını karşılayan yapılardan biri. Bir başka yapımız gymnasion. Bu ise Helenistik Dönem’e ait bir eğitim kurumu. Bu da kent açısından önemli ve büyük bir yapı. Yine ‘ksenodokhion’ dediğimiz yapı, Bizans Dönemi’nde dışarıdan gelen insanların konakladığı bir yapı. O nedenle de aslında her yapı, kendi dönemi için ayrı bir önem taşıyor” diye konuştu.
Kaynak: Cumhuriyet