Bu yapının gerçekleşmesi sadece mimarlık açısından dağil yapı malzemeleri açısından da büyük yenilikler getirdi.
29000 grinin farklı tonlarını taşıyan cam/fiber/beton üçgen, çevre içinde etkileyici bir konuma sahip olurken, gün içinde değişen ışık durumlarıyla da her an değişen zenginleşen bir görünüm sağlamakta. Köprü dört adet ana elemanın etrafında şekillendi. Bunlar hem yapısal elemanları oluşturdu, hem de her biri özgün bir sergi alanını içerdi.
Aynı zamanda köprünün yüklerini dağıtarak tek bir eleman tarafından taşınan bir köprü yerine dört farklı ayak üzerinde taşınan bir köprü sağladı.
Elmas şeklinde kesilmiş elemanların bir eğrisel kılavuz etrafına yerleşmesi ve yatay olarak Ebro Nehri ile kurduğu ilişki saatte 10000 ziyaretçinin geçeceği hesaplanarak tasarlanmış bu köprü için ana görüntüyü sağlamakta.
Köprünün yapısal prensibi açıklığın en fazla olduğu yerlerde kesiti en küçük en az olduğu yerlerde ise en fazla tutmaktı. Kabuğun şekli ise sürekli olarak yapının içinde bir mikroklima oluşmasını sağlıyordu.
Kaynak:Evolo
Çeviri: Mimdap
Demek oluyor ki köprü yapacaksan ve artık taştan ahşaptan değilse Zaha Hadid’e bir bakacaksın. İşler nereye gelmiş, bu konudaki düşünceler nerelere yükselmiş diye.
Artık bilgisayar çağındayız. Yukarıdaki tasarımı yirmi otuz yıl önce yapmak imkansızdı. Bu gün durum çok farklı.
1.Eskilerin küçümsediği, render dosyaları dediği bu projeler aslında günümüz mimarisinin eserleri.
2.Renderlarının olması onların teknik açıdan imkansız olduklarını kanıtlamaz.
4.Teknik olarak zor diye tanımlananlar aslında geleceği yapanlar. Unutmamak gerekir ki büyük üniversitelerimizde bile çok uzak olmayan zamanlarda betonarme sizin için çok karışık diyerek yığma binalar yaptırır altlarına taş temeller koyarlardı.