İşgal İstanbul'unda büyüyen Mini-City: Gezi Parkı - MİMDAP
Ana Sayfa Bağlantılar Biz Kimiz İletişim Mimar İş İlanları
ANA SAYFA
İşgal İstanbul’unda büyüyen Mini-City: Gezi Parkı
Share 11 Haziran 2013

Geçtiğimiz hafta İstanbul Taksim Gezi Parkında sakin başlayan barışçıl gösterilere polisin uyguladığı şiddet bir kıvılcım gibi bütün ülkeyi ateşlemiş ve ülke çapında hükümet karşıtı protestolara dönüşmüştür.


Direnişin başlamasından, ardından polisle yaşanan büyük kitlesel çatışmalardan sonra geçen Cumartesi öğleden sonra polis alandan dışarı çıkarılmış, Gezi Parkı ve Taksim meydanında insanlar kurdukları çadırlarda, atölyeler, öğrenme -eğitim alanları, toplum kütüphaneleri ücretsiz gıda sunan yerler, ücretsiz ilaç ve diğer malzemelerin verildiği yerler oluşturmuşlardır.
Müzisyenler ücretsiz konserler verirken yoga eğitmenleri dahil olmak üzere bazı tanınmış uluslararası öğretmenler bu küçük kasaba yerleşimini andıran parkta ücretsiz günlük sınıflar kurmuşlardır.Türk siyasi gruplar bu çadırlar sistemin yanlarında yerlerini almış genellikle broşürler dağıtıp, olanlar hakkındaki görüşlerini aktarmaktadır. Bir süredir ülkenin başkenti Ankara’da Gezi Parkı direnişini desteleyen göstericiler, tıpkı ülkenin başka şehirlerinde olduğu gibi polisle çatışmaktadır. Ülkenin diğer bölgelerinde onbinlerce protestocu geceyi dışarıda geçirmekte Taksim’i destek için eylemlerini sürdürmektedirler.
Taksim’de artan şenlik ve onu paylaşan kitleler neredeyse Başbakan Recep Tayyip ‘ Erdoğan’ın tekrarlanan ifadelerini hiçe saymakta, hükümetin kararlarının ve onun söylediklerinin protestoculara hiçbir etkisi olmamaktadır.
Gün boyunca küçük yerel gruplar, aktivistler burada oluşturdukları standlarda kalmaktadır. Onlar sadece bu duruma karşı olmayıp yeni bir gelecek tahayyül etmektedirler.
Çok duyulan slogan ‘Tayyip istifa, şeklindedir ve aktivistler başbakanın istifa etmesini gerekli görmektedirler. Taksime destek olanlar Kaz Dağları’ndan Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine kadar sirayet etmiş, bütün ülke daha önce olmamış bir şekilde tepki vermeye başlamıştır.
Gezi Parkında bütün bu olanlara karşın olumlu bir hissiyat hakimdir. Topluluk başbakanın dış ziyaretten dönen başbakanın dönüşündeki konuşmayı bekledi. Başbakan havaalanında kendi destekçileriyle buluştu ve buradaki konuşmasında “Gezi protestoları hemen sona ermeli” dedi. Ancak protestocular buna hiç bir şekilde uymadılar.
Gezi Parkındaki protestocular kendi ihtiyaçlarını karşılamak için bir oluşuma gittiler. Her şeyin ücretsiz olduğu bir düzen meydana getirdiler. Sandviç “free hugs” gibi bir işaretlerle beslenme gereksinimine cevap verirlerken, okumak için bir kütüphane oluşturdular.
Yardım isteyenlere kayıt noktaları ve sayfaları koyarak topluluğun gereksinimlerini saptadırlar. Birçok işi ortaklaşa olarak yüklenen protestocular farklı alanlarda temizlik ve ürünlerin dağıtımını de içeren bir dizi kategori için gönüllü güvenlik personeli kendi aralarından seçtiler. Böylece barikatlarla kapatılmış olan parkta daha önce olduğu gibi polisin çadırları sökmeye gelmesine karşı da önlem aldılar.
Önümüzdeki birkaç gün içinde neler olabilir bilinmez. Ancak resimlerde de görülen bu mini şehirde gerçek bir değişim için Türkiye’de muhalefetin olgunlaştığı söylenebilir.

Taksim meydanından polis en az 24 saat çatışma sonrasında çıkarıldı. Taksim Meydanı bölgesinde, geçen Cumartesi günü, göstericilerin zapt ettiği ve barikatlarla kesilmiş alanda dönüştürülmüş yeni yaşam alanında bağışlanan gıda, su ve diğer malzemeler isteyenler tarafından ücretsiz olarak tüketiliyor.

Protestocular, bir mola yanında bir yol gösteren işaret için “sağlık ekibi” alanı. (Jennifer Hattam)

 

Sokak satıcıları Gezi Parkı sahnesinin parçası olmuş. Şimdi onların sattıkları karpuzların üzerinde bile Başbakan Erdoğan için mesajlar var.

Yumurtalar bile bir masada dekore edilmiş ve üstlerinde mesajlar var. Burada “gazı yemek pişirmek için kullan” mesajı öne çıkıyor. Yumurta, kaşar peyniri yanında polis tarafından kullanılan biber gazına atıfta bulunuluyor.

Ücretsiz bir şarj istasyonu için bir yer ayarlanmış. Telefonlar kadar dizüstü bilgisayarlara da çok önemli bir hizmet veriliyor ve bu direnişte büyük rol oynayan sosyal medya protestolar hakkında bilgi vermeye devam ediyor.

Türkiye’de Halk kütüphaneleri geleneğine uygun olarak ortaya çıkmış kullanılmayan kaldırım taşlarından özgür bir “Gezi Kütüphanesi” inşa edilmiş. İnsanlar buraya kitap bağışlayabildiği gibi okumak istediklerini de alıyorlar. Gönüllüler bu sürece damga vuruyor ve “Gezi Parkı – Parayla Satılamaz” ibaresi heryerde sizi karşılıyor.

Bu da Gezi Açık hava kütüphanesi…

İnsanlar ihtiyaç duydukları yiyecekleri burada ücretsiz bulabiliyorlar.

Park boylu boyunca çadırlarla dolmuştur. Hatta çimlerin üzerinde bile yer kalmamış durumda.

Ücretsiz 24 saat hizmet veren veteriner kliniği sokak köpekleri ve kedileri biber gazı diğer göz yaşartıcı gazlardan etkilenmelerinden dolayı bir yardım istasyonu gibi çalışmaktadır. İnsanlar için ilk yardım istasyonları nasıl varsa hayvanlar içinde bu veteriner kliniği hizmet vermektedir.

Gönüllüler, bitki, domates, salatalık ve çeşitli otlar yetiştirmek suretiyle “Gezi sebze bahçesi” yaratmış görünmekteler.

Bir fotoğraf galerisi. Şimdi bu çocuk ağaçlar arasında olayları ve protestoları belgeleyen bir resmi sergi alanına asmakta.

Bu parke taş duvar bağışlanan malzemelerle dolu. Bunlar sirke şişesi, limon suyu ve göz yaşartıcı gazlara karşı ilaçlardan oluşuyor.

Gönüllüler bir de çadırdan “çocuk atölyesi” kurarak çocuklara yardım ediyorlar.

Taksim Meydanı’ndaki yol projesi içindeki inşaat malzemelerinden ağaç haline getirilmiş bir bölüm süslenmiş ve insanların gelecek için istedikleri mesajları yazdığı bir “dilek ağacı” şekline çevrilmiş.

Gıda ve ilaç dağıtım alanlarında bir gereksinim listesi hazırlanmış. Burasının adı “Çapul Gıda”.

 Kaynak:http://www.theatlanticcities.com

Çeviri: Mimdap

3 Yorum
  1. Burada hayat var. Bu ülkenin değişimi, iktidara çullanıp istediğini yapmakta kendini serbest sananların sultası bu park ve onu kapsayan anlayış ile alaşağı edilmek üzere.
    Zaten bütün saldırganlık ve korku bundan dolayı değil mi?

    Melek Genli | 13 Haziran 2013

  2. Helen süren gezi direnişinin siyasal ve politik bir başkaldırı olması özelliğinin dışında, bir kentin meydanları ve parkının toplumla nasıl kucaklaşabildiğine dair hepimiz dersler verdiği muhakkak.
    Gezi, kendi tarihinde böyle bir kullanım ve sevgi görmemiştir. Gezi şimdi İstanbul’un tarihine geçmiş bir yerdir artık.

    DENİZ ARKAN | 13 Haziran 2013

  3. çok iyi bir noktaya taşınan gerçek bir eylem İstanbul’u ve bütün ülkeyi dönüştürdü. hiç birşey eskisi gibi olamaz.

    Semra Öncel | 14 Haziran 2013


Yorum yazmak için


  Avustralya’nın Melbourne kentindeki Penleigh ve Essendon Gramer Okulu’ndaki (PEGS) Müzik Merkezi, McBride Charles Ryan’ın (MCR) PEGS Kampüsleri genelindeki bir dizi girişiminin bir parçasıdır. 

Copyright © 2024 All Rights Reserved | Mimdap.org