Cengiz Eruzun ile Four Seasons Oteli ek binası üzerine - MİMDAP
Ana Sayfa Bağlantılar Biz Kimiz İletişim Mimar İş İlanları
ANA SAYFA
Cengiz Eruzun ile Four Seasons Oteli ek binası üzerine
Share 16 Ocak 2008

Söyleşiyi yapan: Gizem AKSÜMER

Son günlerde Sultanahmet’teki Four Seasons Oteli bahçesine yapılacak ek bina ve bu binanın yapımına izin veren kurul kararlarıyla ilgili tartışmalar mimarlık camiasının gündemini oluşturuyor. Olanlara dair tüm gerçekleri gün yüzüne çıkarabilmek ve kurul kararlarının ne dediğini, bizim gündemimize gelmeden önce kaç yıldır bu tartışmanın koruma kurullarının gündeminde olduğunu herkese gösterebilmek adına Cengiz Eruzun ile bir söyleşi yaptık. Bu söyleşiyle birlikte, 1999 yılından itibaren, bölge ile ilgili alınan kurul kararlarının küçük bir özetini de yayınlıyoruz.

Mimdap: Son dönemde çıkan Four Seasons Oteli tartışmasının odak noktasındaki kurulun başkanı sizdiniz. Bize aldığınız kararın ne olduğunu ve neden bu kararı aldığınızı anlatabilir misiniz?

Öncelikle şunu görmek gerekir, buradaki ek binanın yapılması iznini veren bizim kurul değildir. Bize yalnızca, nasıl bir bina yapılması gerektiği sorulmuştur. Bizim kararımız, yalnızca, yapılacak olan yapının yapım şartlarının ne olduğunu söylemekten öteye geçmiyor. Bölgenin alt katmanlarında bulunan Bizans ve hatta Osmanlı kalıntılarına zarar gelmemesi için arkeolojik bir kazı yapılması gerektiğini, inşaatın bu kazıyla paralel gitmesi gerektiğini belirttik. Binaya izin veren karar 2000 yılında alınmıştır.

Mimdap: Bu binaya izin veren kararı alan kurul siz olmadığınıza göre, binanın yapımıyla ilgili olarak sizin kendi düşünceniz nedir? Böyle bir binayı bu alana yapmak doğru mudur?

Açıkçası ben bu inşaata karşıyım. Hiç inşaat yapılmaması gereken bir alan burası. Ama 6 sene önce bu inşaatın yapımının uygun olduğuna dair bir karar ve daha sonraki yıllarda yine yapılacak olan binayla ve bu alanla ilgili başka kararlar alınmış. Bu yüzden de, 6 yıldır alınan bu kararlarla ilgili hiç ses çıkmamasını, ardından bu yılki yapım şartlarını düzenleyen karala fırtınaların kopmasını ben anlamıyorum.

Mimdap: Peki sizce neden bu sene mimarlık camiası sizin aldığınız karar üzerine çalkalandı? Sizce özel bir sebebi var mı bu durumun?

Aslında benim bu konuyla ilgili bazı düşüncelerim var ama tabii bu düşünceler tamamen kişisel düşüncelerdir, kimseyi bağlamaz.

Şimdi, o civarda bulunan Fosatti’nin binasını yeniden ihya edip yerine otel yapmak isteyenler olduğunu biliyorum. Hatta, o binanın yeterli büyüklükte olmadığını düşünüp, kat yüksekliğini de artırmak istiyorlar. Bu yapılması düşünülen binaya da en büyük engel, Four Seasons otelinin inşa etmeye çalıştığı ek binadır. Bana göre, diğer binayı yapmak isteyen sermaye grupları, bu ek binayı engellemek istiyor olabilir. Ama tabii bu kişisel bir düşüncedir, yanılıyor da olabilirim.

Mimdap: O Fossati’nin binası da korkunç bir büyüklüğe sahip.

Kesinlikle çok büyük. Bana Necdet Bey seneler önce o binayı gösterdiği zaman da, içimden geçenleri anlamış gibi “Cengiz bey o binanın yıkıldığı iyi olmuş” demişti. Ben o binayı hiç içime sindirememiştim. O bina, Ayasofya’yı büyük ölçüde kapatmaktaydı. Oysa ki, Ayasofya Süleymaniye’den 1000 yıl önce yapılmış, Anadolulu mimarların yaptığı muhteşem bir eserdir. Belki de Türkiye’deki yapılan içerisinde en titiz korunması gereken yapı budur. Belki bir Bizans yapısıdır ama Osmanlı mimarîsi, özellikle de Mimar Sinan, Aya Sofya’dan çok etkilenmiştir.

Mimdap: O zaman siz ne Fossati’nin binasını, ne de Four Seasons’ın ek binasının yapılmaması gerektiğini düşünüyorsunuz.

Benim düşüncem şudur: O bölgeye hiçbir bina yapılmamalıdır. Oranın boş kalması, diğer tarihi eserler açısından oldukça önemlidir. Ama eğer mutlaka bir bina inşa etmek durumundaysak, bu bina Fossati’nin binasının yeniden ihya edilmesi şeklinde hiç olmamalıdır. Böyle bir inşaatın yanında şu an yapılmakta olan ek bina çok masum kalır.

Mimdap:
Bunlardan önce, belki de tartışılması gereken asıl konu, Four Sasons Otel ile birlikte yaratılan işlev dönüşümüdür. Siz hapishanenin otele dönüşmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?

O zamanlarda, mimarlar odası da bu dönüşüme çok karşı çıktı. Bu binanın, sanat galerisine dönüşmesini isteyenler vardı. Ancak, tarihi yapıları korurken en çok dikkat etmemiz gereken konu, binada herhangi bir fonksiyon değişikliği yapmamak, en azından olabildiği ölçüde bina içerisindeki işlevleri koruyabilmektir. Böyle bakıldığında, bu bina sanat galerisine dönüştürülürse çok daha büyük bir fonksiyon değişikliği olurdu.

Mimdap: Peki kentin tam ortasında bulunan, eskiden hapishane olan bir binada fonksiyon değiştirmemek gibi bir seçeneğimiz var mı?

Tabii ki kentin ortasındaki bir binayı yeniden hapishane olarak kullanmak anlamsız. Bazı eski binaların fonksiyonlarını aynen korumak mümkün değil. Medreseler bu duruma en iyi örneklerdir. Medrese yapamayacağımıza göre, bu binaları okul ya da sanat galerisi gibi kullanmak mümkün olabilir. Korumada, aynı fonksiyonu veremiyorsak, benzer bir fonksiyon veririz.

O yüzden de, eskiden o binanın bir cezaevi olduğunu düşünüp, bir cezaevinde hangi kullanımların olduğuna bakmak gerekiyor. Bir cezaevinde, yatakhaneler, yemekhane ve yönetim faaliyetleri bulunur. O yüzden de otel olması çok mantıksız değildir. Eskiden mahkûmların yaşadığı bir mekânda, şimdi turistler yaşıyor. Tabii ki algıyı değiştirmesi açısından bu işlev değişimini eleştirebilirsiniz. Ama, yine de bu bina yıkılmadan yapılmış ve dış cephesi tamamen korunmuştur. Bu bile önemlidir. Ancak, ek binanın olmaması gerektiğini kesinlikle düşünüyorum. Zaten o ek binanın yapılmasına dair bir karar alınmış olmasaydı, biz de bugün yapının nasıl yapılacağına dair şartlarla ilgili karar almak zorunda kalmazdık.

Mimdap:
Buraya yapılacak binanın nasıl bir bina olduğuna dair bilginiz var mı?

Four seasons otelinden, alt sokaktan Topkapı Sarayı’na doğru yürürken bir duvar çıkar karşınıza. Üstü mezbelelik gibi bir duvardır bu. Bu ek bina, bahsettiğim duvarın Four Seasons Oteli’ne yakın köşesinden başlamak üzere yapılan bir bina. Yüksekliği, duvarın üzerinden iki kat kadar fazla. Aslında bina, proje olarak bize gelmiş değil, başkanlık ettiğim kurula, yalnızca, inşaat sırasında nelere dikkat edilmesi gerektiği soruldu. Biz de arkeologların ve belediyenin denetiminde bir bina inşa edilmesi gerektiğini söyledik. Belediyenin bütün olanlardan haberi olsun ki, buradan çıkan önemli parçalar da hemen müzelere yollanabilsin diye düşündük. Uygulama ruhsatı filan da vermedik, uygulamanın nasıl yapılacağını söyledik.

Mimdap: Sizin başkanlık ettiğiniz kurulun, daha önce alınan kurul kararını iptal etme yetkisi bulunuyor muydu?

Böyle bir kararı 6 seneden sonra biz iptal etmek istesek, kıyamet kopar, çünkü 1990 yılından itibaren alınan bütün kararların iptal edilmesi gerekir. Zaten, çok karar var ve onları ancak mahkeme iptal edebilir. Ama biz kendi başımıza iptal etmeye kalkarsak, yatırımı iptal etmiş oluyoruz ve bize karşı dava açılabiliyor. Dava açıp, kaybederseniz de, bütün o yatırım maliyetini karşılamanız gerekiyor.

Mimdap:
Bu arkeolojik alan içerisinde daha önce yapılmış binalara örnek neler var?

Oraya gittiğinizde gördüğünüz bütün betonarme binalar, Magnaura Sarayı üzerindedir. Bu sebeple de bu binanın yapım faaliyetleri iptal edildiğinde şunu soracaklar, “yere iki noktada basan bir binayı engelliyorsunuz, bunca yıldır yapılanları niye engellemediniz?”

Mimdap:
Diğer binaların yıkım kararını da alabilir miydiniz?

Böyle bir kararın altından kalkılamaz. Magnaura Saray’ı üzerinde Osmanlı yapıları da var, Cumhuriyet Dönemi yapıları da var. Saray üzerinde, Valide Hamamı, Yeşil Ev bulunuyor. Hipodrom üzerinde de İbrahim Paşa Sarayı var ve daha pek çok tarihi yapı daha saymak mümkün. Yine oralarda Daranko’nun orman bakanlığı var. O bina yandıktan sonra kaldırılmasını önermişlerdi ama böyle bir karara imza atmak zor geldi. O çok önemliydi, çünkü o zaman bütün hipodrom ortaya çıkıyordu.

Mimdap: O halde tarihi yarımada için, “Bizans’ı mı koruyacaksınız, Osmanlı’yı mı?” sorunuyla mı karşılaşıyoruz? Bir yandan da baktığımızda, aslında orada Bizans eserlerinin korunması diye bir durumun pek olmadığını görüyoruz. Örneğin, Splendon korunmuyor şu anda. Bu proje de tamamlanınca, 70 metre kadar derine inen kazıklar olacağı söyleniyor.

Bu kazıkların da arkeolojik kazı paralelinde yapılması gerekiyordu. Ama ben, arkeolojik kazı başlamadan binanın strüktürünün yapılıp yapılmadığına dair bir şey bilmiyorum. Ama sanıyorum, iki çalışma paralel yürümüştür. Şu an çalışmalar durduruldu, ben neden durdurulduğunu bilmiyorum.

Önemli kurul kararlarının bir özetini görebilmek için tıklayınız

İnşaat Alanından görüntüler

5 Yorum
  1. Çok önemli bir işlev görerek konunun gerçek muhataplarıyla ilişki kurarak gerçeği ortaya çıkarmışsınız. Zira Milliyet gazetesinde bu konu manşetlere çıkarılıp köşe yazarları da sıra sıra yazmaya başlandığında bütün kararın bu kurul tarafından alındığını, başkanının da eski İstanbul mimarlar başkanı olduğu satır aralarından söylenmişti.

    Bana kalırsa 2000 yılında bu kararın oluşumu sorgulanmalı.

    necdetoran | 16 Ocak 2008

  2. Bakın hoca durumu anlatıncaya kadar gerçek durumu bilmiyorduk. Buraya izin veren de bir kurul. Biraz önce bu sayfada başka bir konuya Zeynep hocanın yazısına da yorumda bulundum, bu kararı “yenileme kurulu “mu verdi ve ranta açtı? Koruma meselesi hayatın akıp giden aksına değil de tarih ne olursa olsun, ben kendi doğrumu hele bir söyleyeyim çıkmazına saparsa bugün yaşadıklarımızla karşılaşıyoruz.

    Bakın burada bir kurul şu oteli yap demiş, diğeri ise bu kararın üzerine “zarar vermeden şu şekilde” yap diyor. Ama bizim basından duyduğumz durum böyle mi peki? Bir de mimarlığı da ilgilendiren bu konular sadece popülist söylemlerle çözülmez, ne zorlukları var eski yapıların yeniden kazanılmasının. Hem dikkatli hem insaflı olalım.

    Hikmet Demir | 17 Ocak 2008

  3. CENGIZ BEYIN ACIKLAMALARI NE YAZIK KI BUYUK BIR KIVIRTMA.
    INSAAT IZNI VERMEMISLERMIS TE YAPILIRSA NASIL YAPILMASI GEREKTIGINI SOYLEMISLERMIS. BUNA KARGALAR BILE GULER. YAPILMAMASI GEREKEN BIR ISIN YAPILIRSA NASIL YAPILMASI GEREKTIGINI SOYLEMEK O ISIN DOLAYLI OLARAK YAPILABILECEGINI KABUL ETMEKTIR.
    CENGIZ BEYIN BASKANI OLDUGU KURULUN YAPMASI GEREKEN SEY. BIZANS SARAYI USTUNDE YENI INSAAT YAPILMASINDAN YANA OLMADIKLARINI, BIR ONCEKI IZNI VEREN KURULUN FIKIRLERINI PAYLASMADIKLARINI, VE O IZINLE KENDILERINI BAGLI SAYMADIKLARINI, DOLAYISI ILE, INSAATIN NASIL YAPILMASI GEREKTIGINI BILE SOYLEMEYI KABUL ETMEDIKLERINI BILDIRMEKTI. SOYLEDIGI BUTUN BAHANELER, TAZMINAT ODERDIK, PARALAR CEBIMIZDEN CIKARDI GIBI KISISEL KORKU BEYANLARIDIR. ISTANBULU VE ONUN KULTUR MIRASINI GERCEKTEN SEVENLERIN BU DURUMDA YAPMALARI GEREKEN TEK SEY, TOPLU HALDE VE BIR BASIN TOPLANTISI YAPARAK, NEDENLERINI TOPLUMA AYRINTILARIYLA ACIKLAYARAK ISTIFA ETMEKTI .
    KORUMA KURULU BASKANLIK VE UYELIKLERININ GETIRILERINDEN VAZGECEMEDIKLERI ICIN DE BU YUREKLILIGI GOSTEREMEMISLERDIR.
    OLAY BUDUR.
    MIMAR OLMAK BIR DIPLOMA SAHIBI OLMAKSA EGER, SONUC BU OLUR.
    MIMARLIK HERSEYDEN ONCE BIR YASAM VE UYGARLIK SEKLIDIR. ONU DA DIPLOMALAR SAGLAMIYOR !

    AYGEN TORUNER | 22 Ocak 2008

  4. Kentsel Arkeolojik Sit alanlarında “tüm ölçekteki imar planları yapılmadan eski eser yapılar dışında, yeni yapılanmaya izin verilemeyeceği” ne ilişkinYüksek Kurulun İlke kararı bulunmasına ve 1/1000 ve 1/5000 Suriçi Koruma Planlarında da bu (Arkeolojik Alan) bölgedeki İmar Planları tamamlanmadığı için Koruma Kurulu Kararlarınca Yeni Yapılanmaya izin verilmemektedir.Bakanlık bu ilke kararı ve Plan notlarını hiçe sayarak 1995 yılından beri bu alanda imar izni bekleyen bu bölge insanını da yok sayarak mevzi imar planı ile Arkeolojik kalıntıların bulunduğu alana YENİ YAPILANMA İZNİ vermiştir. Cengiz Hocamız bunu çok iyi bilmektedir.Tarihi Yarımada Suriçi Koruma Planlarının Danışman üyesidir.Koruma Kurulu Hiçbir şekilde bu bölgeye yeni yapılanma izni vermemesine rağmen buraya vermiştir.Ve bu Planlara geçirilmiştir.

    Fazilet Dinç | 5 Mart 2008

  5. ne çok tartışılan bir konudur ama sonuç çıkmıyor işte

    cemil | 11 Şubat 2012


Yorum yazmak için


  Avustralya’nın Melbourne kentindeki Penleigh ve Essendon Gramer Okulu’ndaki (PEGS) Müzik Merkezi, McBride Charles Ryan’ın (MCR) PEGS Kampüsleri genelindeki bir dizi girişiminin bir parçasıdır. 

Copyright © 2024 All Rights Reserved | Mimdap.org